TOHUM AĞI TOPLANTISI
Türkiye Tohum Ağı Deneyim Paylaşımı ve Yön Belirleme Toplantısı 14-15 Kasım 2009'da Yalovada yapıldı. Farklı yerlerde benzer duygu ve düşünceleri uygulamaya çalışan 14 proje, kurum ve bireyler olarak ilk kez ortak bir hedefi uzun boylu tartışmak üzere toplandı. Türkiye’den ‘Başka bir Gıda Mümkün Girişimi’, ‘Boğatepe projesi’, ‘Buğday Derneği’, ‘Emanetçiler’, ‘İmece Evi’, ‘Meyve Mirası Çalışma Grubu’, ‘Meyvelitepe’, ‘Patika projesi’, ‘SGP/GEF Türkiye ofisi’, ‘Sinek Sekiz Yayınları’, ‘Slow Food Türkiye’ ile ‘Toprakana’ temsilcileri ve bağımsız kişiler; Fransa’dan ‘Çiftçiler Federasyonu’ ile Yunanistan’dan ‘Peliti grubu’ temsilcileri bir araya geldi.Türkiye Tohum Ağı koordinasyonunu üstlenen Emanetçiler grubundan Tracy ve Arif Şen toplantının organizatörleriydi. Zeynep Bilgi Buluş'un hazırladığı toplantı özetine http://www.ntvmsnbc.com/id/25022399/ adresinden ulaşılabilir.
Bu toplantıda en çok akılda kalanları şöyle özetleyebiliriz:
“Politikaları değiştiremiyorsan, kendini değiştir.” Yunan Peliti Tohum Paylaşım Ağı lideri Panayotis Sainatoudis’in Türkiye’nin yeni gelişen Tohum Ağı’na verdiği mesajı buydu: “GDO, hibrit tohum, endüstriyel tarım kimyasalları ile mücadele edemediğin noktada, yaşam tarzını değiştir ve yerel tohumları bulmayı, ekmeyi, büyütmeyi, saklamayı, paylaşmayı öğren. Hem sen mutlu bir yaşam sür, hem doğa kazansın”. Buluşmanın gündeminde genetiği değiştirilmiş organizmalara (GDO) karşı eylemler, tarımsal kimyasallarla mücadele, hukuk savaşları yoktu…“Kirlenen gıda sektörüne inat, doğa-dostu yerinde üretken yaşamlar için yerel tohumları kendin koru-kendini koru” fikri ağır bastı: “karanlıktan korkmak yerine, bir ışık yak” toplantının akıllarda kalan cümlesi oldu.
Benim diğer bir kazancım da toplantı sonrası Bilgi Buluş ve İrem Çağıl ile ziyaret ettiğimiz Karamürsel- Meyvelitepe ziyaretiydi. Bahçe turu, sohbet, edindiğim tohumlar ve dostlarla izniğe dönmek de cabası. Meyvelitepe blogunu bir süredir izliyor (http://meyvelitepe.typepad.com/meyvelitepe/) ve yaratıcı deneyimlerinden yararlanıyordum. Jale hanım ve İsmail beyi tanımaksa büyük bir keyifti. İremin sitesi ve yaratıcı tohum kesesi bir başka yazıya kalsın.